Bugün 29 Ekim,
Türkiye artık "kan" ile anılan ülkelerden birisi. Artık ülkemizin bir kesimi ölüm tarlası, ölümler ekip bu ölümler üzerinden "söylem" hasat ediyoruz. Ölümlerimiz tohum veriyor, toplayıp "nefret" saklıyoruz belimizde, ceplerimizde, ayaklarımızda.
Deprem vurdu bizi, canımızı yaktı, haberlerde okuyunca şehitlere verdiğimiz "profil fotoğrafı değişikliği" tepkisinden öteye geçtik. Yardıma koştuk, para yolladık, bizden çalanların yollayamadıklarını yolladık, elimizde avucumuzda bulamadık, kartlardan bağışladık, geleceğimizden çaldık, yolladık. Ama ölüm ekili topraklardan bir başka deprem vurdu bizi. Öylesine bölünmüşüz ki, paramparça olmuşuz birbirimize küfüre dönüşmüş bölünmüşlükler ve dinar depreminden, marmara depreminden daha çok kayıp vermişiz, bu farkındalıkla birlikte.
Bu gün bir halkın hayalini gerçekleştirmesinin 88. yıl dönümü, ölümün, depremin hasat günü olarak anmak düşmüş bizim neslimize. Bugün alev alev yakmışız hayallerimizi, yalan yarıştırıyoruz gün be gün, ahde değil de taşa toprağa buluta olan borcumuz yakacak bizi düştüğümüz bu vefasızlık içinde.
29 Ekim bundan sonra benim için kaybeden ülkemin, kaybeden halkımın, kaybolan hayalin ve geleceğin yas günüdür. Başınız sağolsun.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder