11 Temmuz 2009 Cumartesi

Yağmur Sonrası Şarkılar ve Sevgili Kıyametim,

Yağmur sonrası şarkıları vardır benim için, kimisi umursamaz şarkılar, kimisinde bi dünya acının ceremesini çeken benmişim gibi ağır şarkılar. Bize anlatılan hikayeler gibi. Ya mutlu sonlarla bitti hikayeler ya da can yakacak ağlatacak kadar kötü. Basitlik sıradanlık hoşumuza gitmez, hikayeler de prim yapamazdı değil mi ? Evet, aynen öyle.

Hafif serin bir havanın eşliğinde geceye girişi bekliyorum, beklerken de açık camdan içeri girmekte olan şanslı sivri sineklerin uyurken bana yapacakları oyunu değil biraz daha ileriyi en sonu merak ediyorum. Armageddon yahut kıyamet... Benim ölümümden öte kıyamet yok benim için ve bildiğim kadarıyla kendi içimde Marduk 2012'ye inanmaya meyilli olanlar arasındayım.

En azından olsa fena olmazdı. Engellemeye çalışıcak bilimum Amerikalı uzay kovboylarını, özgürlük bekçilerini ve hatta aksiyon halinde espri yapan adamlar, kadınlar bunların hiçbirisi olmasın. Vursun gitsin göktaşı da geleceğe umutla bakalım.

Hangi geleceğe mi ? Bilmem... Belki de severken sevildiğim bir rüyanın varlığına inanmak istiyorum. Şu an ihtiyacım olan bu. Tüm gerçekleri unutup biyolojik yalanlardan birisine teslim olmak. Teslimiyetin mutluluğunu yaşayıp, sonra yavaş yavaş ölmek, öldüğümde kaçıp yine yaşama sığınmak.

Eylül'de yere düşen bir yaprak olarak reankarne olup sevgililerin üzerimde koşuşturmalarını izlemeden önce bir hayat keşfetmem gerek. Her zaman ki gibi önce ben... En azından 2012'ye kadar.

Hiç yorum yok: