10 Kasım 2008 Pazartesi

Yitenlerin bıraktığı eksiklikler...İlk değil ki...


Bu eksiklikler ilk değil ki....


Gerçi ilk zamanlar artık pek aklımda değil büyüyor olmalıyım. Günümüzde "insan Atatürk" tartışmaları yeni başlamış olsa da Atatürk benim yetiştiğim çevrede ikinci babamdı. Öylesine yakın öylesine birlikteydik yani.

Belki de bu yüzden yadırgamamıştım Komser Şekspir'de "Çok yalnızım be Ata'm" diye Atatürk'ün büstüne yakaran Kadir İnanır'ı.


Ama dedim ya bu eksiklikler ilk değil. Her 10 kasımda sessizlik ve uğultularla anılan Kemallerin sayısı giderek arttı. Benliğime vuran ilk görüntü ise sanırım Uğur Mumcu. Patlamalar bir keskin kalem bir kırık gözlük. Selda Bağcan'ın ardından yaptığı şarkı hala kulaklarımda. Ya Ahmet Taner Kışlalı ? Ya benim daha aklıma gelmeyeneler? Bugün aslında birçoğunu andığımız bir gün . Hani denir ya "...Atatürk ve silah arkadaşları adına..." diye. İşte cevap bu.

Bu savaşaın meydanlarda yapılmayanında bu silah arkadaşları vardı onun ardında. Hepsini bitirdi küstürdü yok etti benim ülkem.


Şimdi düşünülenler gerçek değil, yapma teoriler ütopyadan öte değil, tartışmalar gerekçesiz ve doğrulara yakın değil. Ama yitenler gerçek, yitenlerin ardında bıraktıkları gerçek, yitenlerin yazdıkları gerçek,yazdıklarında anlatılan ülkem korkunç biçimde gerçek, hayatları ve hayatlarının sonu tümüyle gerçek. Gerçek...Gerçek... Can yakıyor değil mi ?... Yakmalı...




Yalın bir şekilde özledim seni Ata'm. Gel diye yakarmam kızarsın bilirim. Yolunda olduğumdan eminim, başaracağımdan.... bilmiyorum ama denemekten fazlası bekliyor beni... Ama özledim...

Hiç yorum yok: